14 Haziran 2014 Cumartesi
Komik Askerlik Hatıralarım (3): "Yetenekte Birbirleriyle Yarışan Askerler"
(14 Aralık 2007) Askerliğimin 2. günü bölük hâlinde konferans salonuna davetliydik. Belli bir düzen içerisinde oraya gelerek salon sandalyelerine oturarak Albayı beklemeye koyulduk. (Bizim oraya davet edilmemizin sebebi, usta birliğinde eğitim merkezi komutanlığının farklı bölüklerinde ihtiyaç duyulan askerleri seçmekti. Lojistik destek bölüğü, Muhafız bölüğü, bakım onarım bölüğü vs. gibi)
Albay Halil Ellialtı gelince, yaptığı konuşmada değindiği ilk husus, biz kısa dönem askerler ile uzun dönem askerler arasındaki farkları saymak oldu. Daha sonra farklı meslek gruplarında çalışan ve mezun olan kişileri sırasıyla sorarak onlarla teker teker ilgilendi ve konuştu.
Asker arkadaşlarım kendi marifetlerini ifade etmek için âdeta birbirleriyle yarışıyorlardı. İhtiyaç duyulan kişilerin isimleri bir dosyaya yazılıyordu.
Kendi marifetini anlatanlar içinde en komik olanları; birinin, “Ben, aletli dalarım” diğerinin, “Ben, fayans döşemesini bilirim” ötekinin, “Ben, Arapça konuşmayı iyi bilirim” demesiydi. Benim hâlim de az komik değildi hani. Ben de şöyle demiştim: “Tarih, edebiyat, psikoloji, çocuk eğitimi ve kişisel gelişim alanlarında çok sayıda kitap okudum ve bir kitap çalışmam da bulunuyor” Bu sözüm üzerine komutanlar, tebessüm ederek diğer kişilere yöneldiler.
Albayın en çok ilgisini çeken kişi ise, İstanbul’da Osmanlı Arşivi Dairesi’nde çalışan askerdi. Onunla Osmanlı arşivi ve tarihi mevzusunda 20-25 dakika civarında karşılıklı olarak konuştu ve yanındaki komutanlara, arada sırada sohbet etmek maksadıyla onu, kendi odasına göndermelerini emretti.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder